İzmir'in Su Kaynakları Tehdit Altında: ÇMO'dan Kritik Uyarılar

İzmir'in Su Kaynakları Tehdit Altında: ÇMO'dan Kritik Uyarılar
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Dünya Su Günü’nde İzmir’in su kaynaklarının sanayi, madencilik ve yanlış politikalar nedeniyle tehdit altında olduğunu vurguladı.
İzmir'in Su Kaynakları Tehdit Altında: ÇMO'dan Kritik Uyarılar

Efemçukuru Altın Madeni, Gördes Barajı’ndan pahalı su taşıma ve Körfez kirliliği gibi sorunlar İzmir’de su krizini derinleştiriyor. İzmir’de kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının kritik seviyede olduğu belirtilerek, sürdürülebilir su politikaları çağrısı yapıldı.

haber arası detay

İzmir Çevre Mühendisleri Odası: "Yaşamı ve Suyu Korumak İçin Mücadeleye Devam Ediyoruz"

22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla basın açıklaması yapan TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, suyun temel bir insan hakkı olduğunu vurgulayarak, suyun metalaştırılmasına ve çevresel risklere dikkat çekti.

İzmir Su Yönetiminde Kritik Eşik
Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, her yıl olduğu gibi bu yıl da İzmir’in su yönetimiyle ilgili rapor hazırladıklarını ancak ülkedeki güncel siyasal ve toplumsal gelişmeler nedeniyle detaylı raporlarını ilerleyen günlerde paylaşacaklarını belirtti. Yapılan açıklamada, Türkiye'nin kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1.313 m³ olduğu ve bu rakamın "su stresi" yaşayan ülkeler arasında yer aldığımızı gösterdiği vurgulandı. İzmir’de ise kişi başına düşen su miktarının 1.000 m³ civarında olduğu ifade edilerek, su yönetimi konusunda sürdürülebilir politikalar geliştirilmesi gerektiği belirtildi.

İzmir’in Su Kaynakları Tehdit Altında
Açıklamada, İzmir’in su temininde karşılaştığı zorluklara değinildi. Gördes Barajı’ndan yüksek maliyetlerle su taşınmasının yanı sıra Çamlı Baraj Havzası’nda altın madenciliğinin getirdiği kirlilik riski büyük bir tehdit olarak gösterildi. Efemçukuru Altın Madeni'nin çevreye olan zararları mahkeme kararları ve bilirkişi raporlarıyla tespit edilmesine rağmen faaliyetlerini sürdürdüğü hatırlatıldı.

İzmir’de içme suyu arıtma tesisiyle hizmet verilen nüfusun %74,3, atıksu arıtma tesisiyle hizmet verilen nüfusun ise %100 olduğu belirtildi. Ancak barajlar ve yeraltı su kuyularından sağlanan su kaynaklarının sürdürülebilirliğinin tehlikede olduğu ifade edildi.

İzmir Körfezi’nde Kirlilik ve Balık Ölümleri
Bir kıyı kenti olan İzmir’de, kıyı alanlarının yapılaşma ve ulaşım altyapısı nedeniyle kent yaşamının bir parçası olmaktan çıktığına dikkat çekildi. Yetersiz arıtılan evsel ve endüstriyel atık suların denize deşarj edilmesi, gemi trafiği, gemi söküm tesisleri, balık çiftlikleri ve sanayi tesislerinin deniz suyunu kirlettiği ifade edildi. Yaz aylarında yaşanan balık ölümlerinin İzmir Körfezi’nin ekolojik olarak kritik bir eşikte olduğunun göstergesi olduğu vurgulandı.

Su Kaynakları İçin Acil Önlemler Şart
Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, su havzalarının korunması, kentleşme ve sanayi faaliyetlerinin su kaynaklarına zarar vermemesi için sıkı denetimler yapılması gerektiğini belirtti. Açıklamada ayrıca şunlara dikkat çekildi:

Suyun ticari bir mal değil, doğal bir hak olduğu unutulmamalıdır.

Kentleşme politikaları doğayla uyumlu hale getirilmeli, betonlaşma ve rant odaklı projeler terk edilmelidir.

Sanayi ve tarımda su tüketimi kontrol altına alınmalı, geri dönüşüm ve atık suyun yeniden kullanımı teşvik edilmelidir.

Atıksu arıtma tesislerinin kapasitesi artırılmalı, çevre yatırımları hızlandırılmalıdır.

Kıyılarda özel tahsislerle yapılaşmaya izin verilmemeli, sahiller halkın kullanımına açık kalmalıdır.

Su yönetimi koordineli bir şekilde yürütülmeli, bilim ve mühendislik temelinde projeler geliştirilmelidir.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, su krizine karşı sürdürülebilir çözümler üretilmesi gerektiğini belirterek, suyun korunması için mücadeleye devam edeceklerini duyurdu.


TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin Dünya Su Günü Açıklamasının 40 Maddelik Özeti
TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, 22 Mart Dünya Su Günü kapsamında basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, suyun temel bir insan hakkı olduğu vurgulandı.

Türkiye’de kişi başına düşen kullanılabilir su miktarının 1.313 m³ olduğu belirtildi.

İzmir’de bu miktarın 1.000 m³ civarında olduğu ifade edilerek, su stresi yaşayan kentler arasında yer aldığı söylendi.

İzmir’in su kaynakları yanlış su politikaları, sanayi faaliyetleri ve madencilik nedeniyle tehdit altında.

Gördes Barajı’ndan yüksek maliyetle su taşınması büyük bir ekonomik yük oluşturuyor.

Çamlı Baraj Havzası’nda altın madenciliği su kaynaklarını kirletme riski taşıyor.

Efemçukuru Altın Madeni’nin mahkeme kararlarına rağmen faaliyetlerine devam ettiği belirtildi.

İzmir’de içme suyu arıtma tesisiyle hizmet verilen nüfus %74,3 olarak açıklandı.

Atıksu arıtma tesisiyle hizmet verilen nüfus ise %100 seviyesine ulaştı.

İzmir’de su kaynaklarının sürdürülebilirliği tehlike altında bulunuyor.

Kıyı alanlarının kentleşme ve ulaşım projeleri nedeniyle betonlaştığı belirtildi.

İzmir Körfezi’nde sanayi atıkları, gemi trafiği ve balık çiftlikleri nedeniyle su kirliliği arttı.

Yaz aylarında İzmir Körfezi’nde balık ölümleri yaşandığı hatırlatıldı.

Balık ölümlerinin, deniz ekosisteminin kritik bir eşikte olduğunu gösterdiği ifade edildi.

Su havzalarının korunması için acil önlemler alınması gerektiği vurgulandı.

Kentleşme politikalarının doğayla uyumlu hale getirilmesi gerektiği ifade edildi.

Sanayi ve tarımdaki su tüketiminin kontrol altına alınması gerektiği belirtildi.

Suyun ticari bir mal değil, doğal bir hak olduğu hatırlatıldı.

Geri dönüşüm ve atık suyun yeniden kullanımı teşvik edilmeli.

Atıksu arıtma tesisleri güçlendirilmeli ve kapasiteleri artırılmalı.

Deniz kıyılarında özel tahsislerle yapılaşmaya izin verilmemeli.

Sahil alanlarının halkın kullanımına açık tutulması sağlanmalı.

Su yönetimi koordineli bir şekilde yürütülmeli.

Çevre yatırımları hızlandırılmalı, altyapı çalışmaları artırılmalı.

Madencilik faaliyetleri sıkı bir şekilde denetlenmeli.

İzmir’in mevcut su kaynakları bilimsel verilerle korunmalı.

Yeraltı sularının aşırı tüketimi ve kirliliği önlenmeli.

İklim değişikliğinin su kaynaklarına olan etkileri göz önünde bulundurulmalı.

Yağmur suyu hasadı projeleri teşvik edilmeli.

İzmir Körfezi’nin temizlenmesi için yeni projeler geliştirilmeli.

Sanayi tesislerinin denetimleri sıkılaştırılmalı, cezalar artırılmalı.

İzmir’de sürdürülebilir su politikaları uygulanmalı.

Barajlardan sağlanan suyun kalitesi düzenli olarak izlenmeli.

Suyu koruma bilinci kamuoyunda artırılmalı.

Tarımda damla sulama gibi tasarruflu yöntemler teşvik edilmeli.

Evsel su tüketimi konusunda bilinçlendirme kampanyaları düzenlenmeli.

Yerel yönetimler su yönetimi konusunda daha aktif olmalı.

Çevre Mühendisleri Odası, su krizine karşı mücadelesini sürdürecek.

İzmir’in su krizine karşı sürdürülebilir çözümler üretilmeli.

 

Yorum Yaz