Diş estetiği, son yıllarda hem sağlık hem de güzellik açısından önemli bir konu haline geldi. Özellikle sosyal medyanın etkisiyle, insanlar daha güzel ve doğal gülüşlere sahip olmak için diş hekimlerine başvuruyor. Ancak diş estetiğinde de modalar değişiyor. Geçmişte dişlerin aralıklı ya da çok uzun olması gibi akımların yerini, dişlere zarar vermeden, minimal işlemlerle yapılan estetik uygulamalar aldı.
DENTART Koşuyolu Diş Kliniği’nden Diş Hekimi Betül Yurteri, diş estetiğinin genel yüz estetiği trendlerinden etkilendiğini, ancak günümüzde kişiye uygun gülüş dizaynlarının ön plana çıktığını söyledi. Yurteri, “Estetik trendler denilince yıllara hatta yüzyıllara göre belirli bazı yaygın akımların olduğunu biliyoruz. Örneğin geçmişte bir dönem dişlerin aralıklı olması modaydı. İnsanlar daha çekici görünmek için dişlerinin aralarında açıklık oluştururlardı. Bir dönem de ön iki dişin diğerlerinden çok abartı uzun olması modaydı. Bunlar gibi birçok trend belirli dönemde diş estetiğinde etkin oldu. Diş estetiğinin günümüzdeki trendi ise; dişlere zarar vermeden, minimal işlemlerle, dişleri kesmeden ya da çok minimumda aşındırmalar yapılarak elde edilen estetik uygulamalar” dedi.
Yurteri, diş estetiğinde kullanılan tekniklerin de koruyucu diş hekimliğinin gelişmesiyle değiştiğini, diş dokusunu korumaya yönelik işlemlerin günümüz tedavi konseptini etkilediğini belirtti. Yurteri, “Örneğin, porselen laminalar, kompozit laminalar ve biyolojik diş beyazlatma dediğimiz biyomateryallerle yapılan diş beyazlatma uygulamaları, dişlerde aşınan çiğneyici yüzeyleri yerine koymak için yapılan onley restorasyonları, kemik oluşturma yöntemleri, diş eti oluşturma yöntemleri estetik diş hekimliğinin günümüzde temel tedavi tekniklerinden. Bu teknikler sayesinde, dişlerin doğal yapısı korunuyor, dişlerin ömrü uzuyor ve hastalar daha sağlıklı ve estetik gülüşlere kavuşuyor” diye konuştu.
Diş estetiğinde görselliğin de önemli olduğunu, ancak bunun kişiye göre değiştiğini vurgulayan Yurteri, “Diş estetiğinde görselliğe gelince; kişiye uygun gülüş dizaynları ön planda. Yani haute-couture nasıl ki kişiye göre yapılan tasarıma dayanır, diş estetiğinde de günümüzde kişisel unsurları bir araya getirerek yapılan, kişinin doğal güzelliğini, bakımını açığa çıkaran estetik uygulamalar trend oldu. Tüm dişleri kestirip, piyano taşı gibi aşırı beyaz zirkonyum dişler yaptırmanın diş estetiği ile alakası yoktur. Diş estetiğinde, dişlerin yüz şekli, dudak yapısı, cilt rengi, yaş ve cinsiyet gibi faktörlerle uyumlu olması gerekir. Ayrıca dişlerin boyutu, şekli, rengi, simetrisi, diş eti görünürlüğü, gülümseme arkı gibi kriterler de dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, diş estetiği yapmadan önce, diş hekimi ile birlikte gülüş tasarımı yapılmalı, hastanın beklentileri ve istekleri doğrultusunda en uygun gülüş elde edilmelidir” dedi.
Yurteri, diş estetiğinin sadece güzellik için değil, aynı zamanda sağlık için de önemli olduğunu, dişlerin fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için estetik olması gerektiğini sözlerine ekledi. Yurteri, “Diş estetiği, sadece dişlerin görünümünü değil, aynı zamanda dişlerin sağlığını da etkiler. Dişlerin çiğneme, konuşma, yutma gibi fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için estetik olması gerekir. Estetik dişler, dişlerin daha iyi temizlenmesini, diş eti hastalıklarının önlenmesini, çene eklemi problemlerinin azalmasını sağlar. Ayrıca estetik dişler, kişinin özgüvenini, sosyal ilişkilerini, psikolojisini de olumlu yönde etkiler. Bu nedenle, diş estetiği sadece güzellik için değil, sağlık için de yapılmalıdır” şeklinde konuştu.
